[b][left]Almanya’da sonuçlandırılan Deniz Feneri e.V davasında Türkiye ayağı olarak işaret edilen Kanal 7’nin kar payı vaadiyle yurtdışında faizsiz para topladığı iddia edildi. Ve iddiaya göre, Kanal 7’nin ticari işletmesi olan Yeni Dünya Yayıncılık Şirketi, (Kanal kurulması kararlaştırıldıktan sonra 1993’te 8 ortaklı kuruldu) Almanya’da kâr payı vaadi ile hisse senedi dağıttı, kâr payı kuponu ve yeni pay alma kuponları sattı. Bu iddia da elinde 50 bin dolarlık hissesi olan ortaklardan birinin kar payı almak için açtığı davayla ortaya çıktı.
Mahkemeye başvurdu
Tolga Hatipoğlu adlı vatandaş, Almanya’da yaşayan amcasının 15 yıl önce Yeni Dünya Yayıncılık Şirketi’nden 50 bin dolarlık kar payı kuponları aldığını, ancak vaat edilen kâr payını tahsil edemediği gerekçesiyle Mart 2008’de İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurdu.
Hatipoğlu’nun avukatı Doğan Akkurt dava dilekçesinde, müvekkilinde 250 hisse karşılığı 25 bin YTL değerinde iki adet 1. tertip A Grubu Hisse Senedi bulunduğunu iddia ederek, “Hisse senetleri o dönemin yönetim kurulu başkanı Recai Kutan ile yönetim kurulu başkan yardımcısı Haşim Bayram tarafından tasdik edilmiştir” dedi. Dilekçedeki iddialar sadece hisse senetleri alımı ile bitmiyor. Avukat Akkurt, müvekkiline kâr payı kuponu ile yeni pay alma kuponu verildiğini de iddia etti. Müvekkiline 1993 yılından 2002 yılına kadar kâr payı kuponu verildiğini savunan Avukat Akkurt, müvekkilinin hiçbir dönem kâr payını alamadığını iddia etti.
Sözlü müracaatlarına rağmen müvekkilinin kâr payı kuponu ile yani pay alma kuponları karşılığı alması gereken paylarını alamadığını belirten Avukat Akkurt, “Zamanında 50 bin dolara satın aldığı hisse senetlerinin bedellerini de alamamıştır” dedi.
Avukat Akkurt dilekçesinde şöyle dedi: “Davalı şirket özel yasalar çerçevesinde kurulan ve RTÜK Kanunu’na tabi ulusal yayın yapan bir televizyon kuruluşu mahiyetindedir. Sermaye Piyasası Kurulu’nca onay ve izin verilmeden bastırılan hisse senedi, kâr payı kuponu ve yeni hisse kuponlarının hukuki mahiyetleri hususundaki takdiri sayın mahkemenize bırakıyoruz. Ancak tarafımızca ilgili kuruluşlara şikayet haklarımızı saklı tutuyoruz. Müvekkilin ciddi şekilde mağduriyetine sebebiyet veren davalı şirketten olan alacağımızın tahsili için iş bu davayı açmak zarureti hasıl olmuştur.”
Kanal 7’nin yanıtı ne?
Avukat Akkurt, müvekkili Tolga Hatipoğlu’na ait olan 50 bin dolarlık hisse senetlerinin el değiştirilmesinin ihtiyati tedbir kararı ile önlenmesini ve alacağının şimdilik 10 bin YTL’sinin tahsilini istedi. Mahkeme yargılamayı gerektirir gerekçesi ile tedbir talebini reddederken, Kanal 7 verdiği yanıtta, defterlerinde böyle bir kayıt bulunmadığını öne sürdü.
RTÜK Üyesi Hülya Alp: Kanalın kapanma nedeni olabilir
RTÜK’ÜN CHP’li üyesi Hülya Alp: Dava dilekçesindeki ifadeden anlaşılıyor ki bir ticari faaliyetten dolayı mağdur olan bir kişinin açtığı bir dava var. Bu da olayın tam bir ticari faaliyet olduğunu gösteriyor. Bunun, açıkça radyo ve televizyonların yayınlarını düzenleyen 3984 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’un 29’uncu Maddesi’nin a ve b bentlerine aykırı olduğunu söyleyebilirim. Bu kanun radyo ve televizyonların kuruluşları ve yayınlarını düzenliyor ve denetliyor. Kısaca bir televizyon kanalı bu kanuna tabidir.
Bu kanuna göre ne amaçla olursa olsun, yani hayır amacıyla olsa dahi bir yayıncı kuruluş 29. maddenin a ve b bentlerine göre para toplayamaz. Amacı mühim değil, hele bir de kar payı kuponu işin ticari boyutunu ortaya çıkarıyor. Bir yayıncı kuruluş kesinlikle böyle bir faaliyette bulunamaz. Bulunmaya kalkan olursa biz bunu Kurul gündemine alırız. Kurul’da karar nasıl çıkar bilemiyorum. Oylamaya sunacağız.