CHP Bakırköy Gençlik Kolu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


CHP Bakırköy Gençlik Kolu Forumu
 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Kısırlığımız Çocukluktan...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Koray Biber
Admin
Koray Biber


Erkek Mesaj Sayısı : 51
Yaş : 40
Nerden : Bakırköy
Kayıt tarihi : 27/06/08

Kısırlığımız Çocukluktan... Empty
MesajKonu: Kısırlığımız Çocukluktan...   Kısırlığımız Çocukluktan... I_icon_minitimePerş. Tem. 03, 2008 1:21 pm

Kısırlığımız Çocukluktan... Yagmur_cocuk


Günün sarıya büründüğü sabah vakitleriydi. Beş yaşındaki kuzenimle sohbet ediyorduk. Bana, annesi izin verirse parka gideceklerini anlatmaya çalışıyordu. Bir şeyin olmasını istediğini, ancak bunun gerçekleşmesinin bazı koşullara bağlı olduğunu söylüyordu. Bir çocuğun şatlı cümlelerle konuşmaya başlaması beyninin o mükemmel gelişimine işaret eder. Hüznü barındıran bir heyecan varlığını hissettirdi içimde… Sanırım Tanrı, beyninin bir yerlerine bir kıvrım daha çizmiş gibi görünüyordu.

Evet, hepimiz nerdeyse bu yaşlarda öğrenmişizdir şartlı cümleler kurmayı. Koşullarla tanışmayı. Ben de bu yıllarda öğrendim muhakkak. Daha sonra kelime haznem gelişti, beyin, yavaş yavaş yeni koşullar için yeni kelimeler de öğrenmeye, üretmeye başladı… Annem sıcak çayıma su katmamam için “büyümem” gerektiğini söyledi. Misket alabilmem için “param” olması gerektiğini fark ettim sonra. Ekmeğin de parayla alındığını öğrenmem geç olmadı nasılsa…

Artık sadece belli bir şeyin olması için gerekli koşulları saymıyor bunlara karşı değişik tepkiler ve kelimler de üretiyordum. Gün geçtikçe insan olarak irademizin koşullarla ne kadar sınırlandırıldığını kavramaya devam ettim.

“Mimar olmak istiyorum” dedim, “sınav” dediler. Mali müşavir oldum. Ve belli, somut koşulların dışında, inandıklarımın gerçekleşmesi için gerçekçi olmayan koşullarla da tanıştım. Bizimkiler buna “varsayım” diyorlardı. Ben de öyle dedim. Birçok şeyi var saydım, onlar yoklardı.

Üniversite de bir gün, bir şeyi daha öğrendim ben: Umut etmeyi… Koşulsuz, şartsız, yarattığımız/yarattıkları duvarların dışında bir yerlerde, umut etmeyi… Mekânı olan, birilerine ya da bir yerlere yöneltilmiş bir şey değildi. Öğretilmiş değildi ve belki bu sebeple “koşullar” ummaya elverişliydi…

Sonra, kader, zorluklar, acılar sözü bir ettiğinde; dağları, hendekleri düzleyen bir umut, alnımdaki terde, emekte biçim aldı. Umut, iradeye; irade insana hayat verdi.

Ben fark ettim ki biz, yıllarca kendimizi koşullarla sürekli kısıtlamışız boş yere. “Şöyle olmazsa olmaz!”,demiş; “İmkânsız!” demiş birileri…”Yapamazsın!”, demiş. Umutlarımızı sınırlamışız yıllardır. Dağların ardına saklamışız hayallerimizi, görememişiz… Vazgeçmişiz çok şeyden, unutmuşuz, unutturulmuşuz… Umudun iradeye, iradenin insana yaşam verdiğini…

Günün sarıya büründüğü sabah vakitleriydi. Beş yaşındaki kuzenimle sohbet ediyorduk. Bana annesi izin verirse parka gideceklerini anlatmaya çalışıyordu. Yeni tanıştığı koşullara henüz yenilmiyor, hayal etmekten vazgeçmiyordu. İyice sokuldum yanına, parktaki arkadaşlarını, onlarla neler yapacaklarını konuştuk… Birlikteydik… Büyük olma hevesinde bir çocuk, çocuk olma hevesinde bir büyük…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://chpbakirkoygenclik.forummotion.com
 
Kısırlığımız Çocukluktan...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
CHP Bakırköy Gençlik Kolu :: Edebiyat :: Deneme-
Buraya geçin: