EĞİTİM BİR SEN'E GÖRE, BAŞÖRTÜ YASAĞININ ARKASINDA DA ERGENEKON YAPILANMASI VAR

Eğitim Bir Sen Van Şube Sekreteri Naci Dündar, "Devleti ve milleti kendi şablonlarına uygun hale getirmek için her türlü yasadışı oluşumu gerçekleştirerek cinayetler işleyen Ergenekon, aynı zamanda başörtüsü yasağının arkasında yer alan en büyük güç." dedi.
Hak ve Özgürlükler Platformu'nun başlattığı başörtüsü yasağını protesto etmek üzere 105. hafta basın açıklaması yapıldı.

Basın açıklamasını okuyan Eğitim Bir Sen Van Şube Sekreteri Naci Dündar, kılık- kıyafet özgürlüğüne ve eğitim hakkına karşı uygulanan yasak devam ettikçe direnişin de hız kesmeden devam edeceğini belirterek, yakında eğitime başlayan üniversitelerde kılık kıyafet yasağının hala devam ettiğini vurguladı.


Naci Dündar, "Kayıtlarda başı açık fotoğraf dayatması, kayıt bürolarına girişte başörtüsünün yasaklanması keyfiliğin en acımasız bir biçimde devam ediyor. Halbuki kayıt büroları başta olmak üzere devletin bütün kurumları kamuya, yani millete hizmet etmek için tesis edilmiştir. Hiçbir kamu kurumu 'çağdaş kıyafet' gerekçe gösterilerek bu milletin evlatlarına bu milletin kurumlarını yasaklayamaz. Kızlarımızı üniversite kapılarından 'çağdaş kıyafete aykırıdır' gerekçesiyle geri çeviren, kamu kurumlarını başörtülü vatandaşlarımıza kapatan 'çağdaş yaşam'cıların devletin içine nasıl sızdıkları, muhalifleri ortadan kaldırmak için nasıl çeteleştikleri ve cinayetler işledikleri gün gibi ortaya çıkmıştır." şeklinde konuştu.

Dündar, devleti ve milleti kendi şablonlarına uygun hale getirmek için her türlü yasadışı oluşumu gerçekleştirerek cinayetler işleyen Ergenekon'un aynı zamanda aynı zamanda başörtüsü yasağının arkasında yer alan en büyük gücün adı olduğunu savundu.

Naci Dündar, "Bu aşamada hiçbir kurum ve kuruluşun cinayetlerle, bölücülükle ve devletin müesses nizamını zor kullanmak suretiyle değiştirmekle yargılanan bu çeteye destek olabilecek bir tutum ve davranış içerisinde bulunmaya hakkı ve yetkisi bulunmamaktadır. Şayet Ergenekon davası da Susurluk ve Şemdinli davasının akıbetine uğrayacak olursa, yargıya ve yargıya müdahaleye yeltenen kurumlara olan güven büyük ölçüde sarsılacaktır." diye konuştu.